Antik Çağ’da Fizik ve Bilim

Eski Mısır’dan Yunan’a, bilimsel düşüncenin başlangıcına bir yolculuk

Mısır ve Mezopotamya’da Erken Dönem Bilim

MÖ 3000-1200 yılları arasında Mısır ve Mezopotamya, bilimsel etkinliklerin temellerini attılar. Mısırlılar özellikle astronomi ve tıp alanlarında kayda değer ilerlemeler kaydetti. Nil Nehri’nin yıllık taşkınlarını gözlemleyerek takvim sistemi geliştirdiler. Mezopotamyalılar ise çivi yazısı kullanarak matematiksel tablolar ve astronomik gözlemler kaydettiler.

Astronomi: Güneş, Ay ve gezegenlerin hareketleri kaydedildi; takvim hesapları yapıldı. Mısırlılar 365 günlük bir yıl sistemi kurdular. Mezopotamya’da Sümer ve Babiller, Venüs’ün döngüsünü inceleyerek astrolojik kehanetler geliştirdiler.

Matematik: Mezopotamyalılar altmışlık (base-60) sayı sistemini kullanarak karmaşık hesaplamalar yaptılar; piramit inşasında geometri bilgisi aktif bir şekilde uygulandı.

Tıp ve Anatomi: Mısırlılar tıbbi papirüsler hazırlayıp cerrahi teknikler uyguladılar. İbn-e Sina’dan çok önce rahatsızlıkların tanımları ve bitkisel ilaç tarifleri kaydedildi.

Antik Yunan’da Doğa Felsefesi

MÖ 600-300 yılları arasında Yunan filozofları, doğayı akıl ve gözlemle açıklamaya çalışarak bilimsel düşüncenin doğuşunu sağladılar. Thales, Anaksimandros ve Anaksimenes gibi İyonya Okulu’ndan ilk filozoflar “doğa”nun (phýsis) temel prensiplerini sorguladılar.

Thales (MÖ 624-546): Bataklık suyun her şeyin kaynağı olduğunu öne sürdü; gölge uzunluğuyla piramit yüksekliğini ölçtüğüne dair rivayetler vardır.

Pythagoras (MÖ 570-495): Matematiğin doğanın özünü anlattığını savundu; “tüm şey sayıdan ibarettir” diyerek temel bir yaklaşım geliştirdi.

Democritus (MÖ 460-370): Maddenin gözle görülemeyen “atom”lardan oluştuğunu söyledi; bu fikir, modern atom teorisinin öncüsüdür.

Aristoteles (MÖ 384-322): Sistematik gözlem ve mantığı birleştirerek doğa, hareket, boşluk gibi kavramları tanımladı; fiziksel olayları kategorize eden bir çerçeve geliştirdi.

Helenistik Dönem’de Bilim ve Teknoloji

MÖ 323 (Büyük İskender’in ölümü) sonrası Helenistik dönem, İskenderiye’deki ünlü Kütüphane başta olmak üzere bilimsel araştırmanın merkezi haline geldi. Bu dönemde matematik, astronomi, fizik ve tıp alanlarında pek çok değerli eser üretildi.

Arşimet (MÖ 287-212): Mekanik (kaldıraç, makaralar), hidrostatik (Arşimet prensibi) ve geometri (pi sayısına yakın hesaplamalar) konularında öncü çalışmalarda bulundu.

Erastosthenes (MÖ 276-194): Dünya’nın çevresini oldukça hassas biçimde hesaplayarak (yaklaşık 40.000 km) bilimsel ölçülere dayanan ilk jeodezi çalışmalarını gerçekleştirdi.

Hipparkhos (MÖ 190-120): Astronomide kataloglama yaparak yıldız haritası oluşturdu; Ay ve Güneş tutulmalarını önceden tahmin edecek matematiksel modeller oluşturdu.

Herophilus (MÖ 335-280): Bilinen ilk anatomi derslerini verdi; insan vücudunun sinir sistemini inceleyerek beyin ve sinir ayrımını yaptı.

Antik Çağ’da Aletler ve Gözlemler

Antik Çağ’da bilimsel çalışmalar, çoğunlukla basit ama etkili aletler ve gözlem yöntemleriyle yürütüldü. Her medeniyet kendi imkanlarıyla geliştirdiği araçlarla dikkat çekti.

Gözlem Araçları: Güneş saati, su saatleri (klepsidra), ilkel astrolab, gözlem dürbünü öncesi optik basit mercekler. Bazı kaynaklar, antik Yunan’da cam benzeri malzemelerden yapılmış merceklerin varlığına işaret eder.

Matematiksel Araçlar: Basit abaküsler, mezopotamyalıların çivi yazısı tabloları, Yunan geometrik cetvelleri.

Deneysel Yaklaşım: Arşimet’in su deplasman deneyleri, optik çalışmalar için ışık ve gölge denemeleri, tıp için hayvan diseksiyonları.

Antik’tan Modern’e: Bilimsel Miras

Orta Çağ ve Rönesans boyunca Antik Yunan ve Helenistik dönemin eserleri Arapça ve Latinceye çevrülerek Avrupa’ya ulaştı. Özellikle Arşimet, Ptolemaios ve Aristoteles’in metinleri, İbn-i Sina ve İbn-i Heysem gibi İslam alimleri aracılığıyla korundu ve geliştirildi. Böylece bilimsel düşünce, deney ve matematiksel mantık temelinde ilerlemeye devam etti.

Korunan Eserler: İskenderiye Kütüphanesi’nden kalan kopyalar, Abbasî halifeliği döneminde Bağdat’ta tercüme hareketi, Toledo’daki çevirmeler.

Önemli Aktarım Noktaları: İbn-i Sina’nın tıbbi eserleri, İbn-i Heysem’in optik çalışmaları, Arşimet’in mekanik prensipleri, Ptolomeus’un astronomi açıklamaları. Rönesans’ta bu miras, Kopernik, Kepler ve Galileo gibi bilim insanlarının fikirlerine zemin hazırladı.